Kenan Ece, yönetmenin 'Sınav'ından geçti

Osman Sınav'ın 'yeni starım' dediği Kenan Ece, oyunculuk yolunda emin adımlarla ilerliyor. Pazartesi akşamı Atv'de başlayacak Masumlar dizisinde başrol oynayan Ece, yönetmenin 'Sınav'ından geçmiş gözüküyor. Şimdilik pek tanınmayan oyuncu, "Sizi tanıyabilir miyiz?" sorusunu şöyle cevaplıyor: "Baba tarafım Çerkez, annemin annesi İtalyan asıllı bir Osmanlı kadını. Türkiye'nin ilk dünya güzeli Keriman Halis ise büyük halam."

Demet Evgar ile karşılıklı oynarken sergilediği performansı, düzgün Türkçesi, güzel ses tonu ve karizmatik duruşu set ortamında Kenan Ece'yi izlerken edindiğimiz ilk izlenimler. Osman Sınav'ın yeni dizisi Masumlar'ın başrol oyuncusu, geleceğin yıldız adayı Kenan Ece'yi tanımak için biz de bir kapı aralayalım dedik.

Türkiye'ye dönmeye nasıl karar verdiniz?

Harika Uygur ile tanışmıştım. O zaman bu proje söz konusu oldu ve Türkiye'de kalabileceğimi düşündüm. Aslında yurt dışında bu işi daha fazla kovalamak istiyordum.

Yurtdışında da oyunculuk yaptınız. Türkiye'deki setlerle yurt dışındaki setler arasında ne gibi farklar var?

Türkiye'de daha uzun saatler çalışılıyor. Adaptasyon sorunu yaşıyorum; fakat bu, zamanla aşmam gereken bir şey. Sonuçta buranın şartları buysa ve ben bu işi yapmak istiyorsam kendimi adapte etmem gerekiyor. Mesela Özgü ve Demet on beş saatten sonra zinde çalışabiliyor. Benim de o hale gelmem gerekiyor.

Burada ilk işiniz 'Masumlar' ve çok iyi isimler ile oynuyorsunuz. Kendinizi sınavda hissediyor musunuz?

Evet. Bütün bunların getirdiği bir baskı var ama ben o baskıyı çok fazla düşünmüyorum. Türkiye'de çok iyi oyuncuların arasındayım ve çok iyi bir yönetmen ile çalışıyorum. Osman Sınav bana çok inanıyor, ben de ona çok inanıyorum. İşimi en iyi şekilde yaptığım sürece beklentileri boşa çıkarmayacağımı düşünüyorum.

Masum musunuz?

İnsanoğlu ne kadar masum kalabilir bilemiyorum; ama kimseye çok büyük kötülük yapmadım ya da tamiri imkânsız yaralar yaşatmadım. Bu yüzden masum olduğumu düşünüyorum. Evet, herhalde masumum.

Nasıl bir aileden geliyorsunuz?

Babam mali müşavir, annem bir şirkette pazarlama müdürü. Ailemde Türkiye'nin ilk dünya güzeli Keriman Halis Ece var. O benim büyük halam. Ailece Galatasaraylıyız. Köken olarak Çerkez ve Levanten karışımıyım. Baba tarafım Çerkez annemin annesi İtalyan asıllı bir Osmanlı kadını.

Ekonomi eğitimi alırken oyunculuğa nasıl karar verdiniz?

Küçüklüğümde Metin Akpınar ile Zeki Alasya'nın Milli Piyango reklamlarını taklit ederdim. Ben her zaman oyuncu olmak istediğimi söylüyordum. Fakat ailemdeki büyüklerim bunun çok güvenli bir meslek olmadığını söyledi. Bu yüzden tiyatro ve ekonominin güçlü olduğu bir üniversite seçtim. Oraya girebilmeyi başarabildim.

Sınav sizi yeni bir star gibi görüyor. Kendinizi jön olarak görüyor musunuz?

Ben kendimi star olarak görmüyorum; ama Osman Bey görüyorsa bu onun bakışıdır. Ama sadece bu roller ile kısıtlı kalmak istemiyorum. Komedi ve daha karanlık rollerde de oynamak isterim.

Aynı şeylerin etrafında dönmekten korkuyor musunuz?

Bunun oyuncunun elinde olan bir şey olduğunu düşünüyorum. Eğer doğru bir strateji izlersen ve nasıl bir kariyer yapman gerektiği konusunda bir fikrin varsa, seçimlerini ona göre yaparsın ve sıkışıp kalmazsın. Zaten uzun vadede sadece Türkiye'de değil yurt dışında da çalışan bir oyuncu olmak istiyorum. Rüzgâr ne yöne eser bilmiyorum; ama ben hep elimden gelenin en iyisini yapacağım.

Beğendiğiniz erkek oyuncular var mı?

Haluk Bilginer'i çok beğeniyorum. Şener Şen'i çok beğeniyorum. Gençlerden Nejat İşler'i çok beğeniyorum. Onun birkaç filmini gördüm.



Ekonomi ile ilgili iş hayatınız bitti mi yoksa beklemede mi?

Ben oyunculuk yapıyorum. Artık ekonomi ile ilgili değilim. İki yıl bir ofiste çalıştım ve bana göre olmadığına karar verdim. Zaten baştan beri bunu biliyordum ve her şeyi buna göre planladım. Oyunculuk sadece bir meslek değil bir yaşam tarzı. Ben kendimi oyuncu gibi hissediyorum, o yüzden de bu işi yapıyorum.

Ruhunuz oyunculukta. Peki, para finans sektöründe mi oyunculukta mı?

Sanırım insanın enerjisini verebileceği yerde. Benim için para ikincil bir şey. Zaten hiçbir zaman hedefim para olmadı. Eğer amacım para kazanmak olsaydı başka işler yapardım.

Yurtdışında eğitim almış olmanıza rağmen diksiyonunuz hiç bozulmamış. Oysa iki yıl yurtdışına giden aksanlı konuşuyor...

Görüşmeye ilk gittiğimde ilk beklenilen şey Türkçe konuşmamı duymaktı. Yurtdışında çok Türk arkadaşım da olmadı, İrlanda'da çok yoğun İngilizce konuştum. Fakat çok fazla kitap okumam ve Türk filmlerini yakından takip etmemin bana faydası oldu.

Kendinizle kaldığınız zaman neler yaparsınız? Mekânlarınız nerelerdir?

Genellikle Ortaköy, Beyoğlu ve Kuruçeşme'ye gidiyorum. Eski İstanbul'u gezmeyi çok seviyorum. Geçen Galata Köprüsü'nün altında balık ekmek yedik, oradan Sultanahmet'e yürüdük. Sultanahmet'i çok seviyorum, oranın ayrı bir havası var.

Dizi başladıktan sonra çok tanınıp insanların bakışlarına maruz kalmanın özgürlüğünüzü kısıtlamasından korkuyor musunuz?

Bu bana olmayacak gibi geliyor ama bilmiyorum, olunca nasıl idare edebileceğim? Fakat ben bunun insanın enerjisi ile ilgili bir şey olduğunu düşünüyorum. Sanki sokakta çok fazla dikkat çekmeden yürüyebilir mişim gibi geliyor ama nasıl olacak şu anda bilmiyorum.

Kendinizce kurallarınız var mı? Mesela çok fazla yüzümü eskitmeyeceğim gibi.

Böyle bir stratejim yok ama mantıklı olan uzun soluklu bir işte çalıştıktan sonra kendini geriye çekip geliştirmek. Benim yapmak istediğim birçok şey var. Mesela şarkı söylemeyi çok isterim, dans etmeyi öğrenmek istiyorum. Bir süre çalıştıktan sonra geri çekilip bohçamı doldurmanın daha iyi olacağını düşünüyorum.